31 Temmuz 2014 Perşembe

Balıklarda Beslenmeyi ve Sindirimi Anlamak

İnsanlarla karşılaştırıldığında, balıklarda görece basit bir sindirim sistemi vardır. Balık türlerine bağlı olarak elbette ki farklılıklar söz konusudur; örneğin bazı balıkların dişleri vardır. Dişler genellikle bazı özel fonksiyonları uygulayacak şekilde gelişmiştir. Avcı kedi balıklarında dişler sivri ve keskinken, Pacu'nun dişleri kabuklu ve kabuksuz meyveleri parçalayacak yapıdadır.

Balıkların mideleri de çoğunlukla tükettikleri yiyeceklere göre gelişim göstermiştir. Avcı balıkların genellikle büyük ebatlardaki besinleri içerisine alabilecek kese şeklinde mideleri vardır. Balon balıklarında ise mide, hava veya su ile dolarak balığın balon görünümünü almasını ve bu sayede düşmanlarını kendisinden uzak tutmasını sağlayacak yapıdadır. Midede kısmen sindirilen besinler bağırsağa geçiş yapar; besinler burada sindirilmeye devam eder ve gerekli besin maddelerinin emilimi sağlanır (Otçul balıkların daha uzun bir bağırsak yapıları ve etçillere göre daha karmaşık sindirim sistemleri vardır.). Tamamen sindirilmeyen besinler, metabolizma tarafından üretilen diğer atık maddelerle birlikte anal açıklıktan boşaltılarak vücuttan atılır. Balığa doğru besin çeşidini doğru zamanda ve doğru miktarda sunmak, onun büyümesi ve gelişmesi açısından çok önemlidir. Akvaryum gibi kapalı bir habitatta balığın ona sunulanın dışında bir besine ulaşması mümkün değildir. Balığınızın zinde ve mutlu olmasını istiyorsanız, onu gereksinimleri doğrultusunda beslemeniz gerekmektedir.

** Her balık tipinin özel bir beslenme ihtiyacı vardır. Otçul balıklar lifli besinlere ihtiyaç duyarken, etçil balıklar protein açısından zengin besinler tüketmek ister. Bazı avcı türler ise sadece kendilerinin avlayacakları canlı yemlere ilgi gösterir.

** Balıklarınızı obez yapmayın. Evet, balıklar fazla beslenme sonucu sağlıksız yağ birikimi edinir. Kedi balıkları gibi bazı balıklar haddinden fazla miktarda yem tüketebilir; bu sayede çok büyürler ve sağlıklarını kaybederler. Akvaryum ortamında balıkların yem aramak için fazla enerji tüketmediklerini unutmayın; sadece sınırlı bir ortamında hareket ederler. Dolayısıyla balıkları sadece ihtiyaç duydukları ölçüde beslemelisiniz.

** Aşırı yemleme, istenmeyen birçok toksinin sisteme girmesine neden olur. Balıklar genellikle ihtiyaç duydukları yem miktarını beş ila on dakika arasında bünyelerine alır. On dakikadan sonra akvaryumda kalan yemler fazlalık olarak kabul edilir ve su içerisinde kalmaya devam ederlerse çürüyüp suya toksin salmaya başlarlar.

** Bazı balıklar için bir karma akvaryumda veya biyotop akvaryumunda yem yiyebilmek bir sorun olabilir. Yemleme sırasında hiperaktif ve hızlı yüzen balıklar önce davranır; küçük balıklar büyük balıklardan korkabilir ve akvaryuma yeni eklenen balıklar yem yeme konusunda utangaç tutum sergileyebilir.

** Balıklara farklı çeşitlerde yemler vermelisiniz. Sürekli aynı yemi vermek bir süre sonra balığın iştahının kesilmesine yol açabilir. Bunun yanı sıra balıklar, ancak farklı tipteki yemlerden elde edebilecekleri farklı tipteki besin maddelerine ihtiyaç duyar.

** Eğer balıklarınıza canlı yem sunacaksanız, oldukça dikkatli olmalısınız. Çeşitli kurtlar ve böcek larvaları, en sağlıklı canlı yemler arasındadır. Genel anlamda, canlı yemlerin enfeksiyonlara neden olan mikrop veya parazit taşımadıklarından emin olmalısınız ki bu durum, canlı yemi kendiniz üretmediğiniz müddetçe pek mümkün değildir. Dolayısıyla balıklara canlı yem verirken iki kere düşünmelisiniz.

Balık yemleri çok sayıda besin maddesini içermelidir; bütün bunlar bir arada, balıkları daha sağlıklı bir hâle getirir ve değişen akvaryum koşullarına uyum sağlamalarını kolaylaştırır. Unutmayın ki daha sağlıklı bir balık, hastalıklara ve enfeksiyonlara karşı daha dayanıklı olacaktır.

Protein

Protein, balığın gelişebilmesi için en önemli besin maddesidir. Kuru ağırlık esasına göre, vücut yapısı içinde en fazla ağırlığı protein teşkil eder. Amino asitler proteinlerden elde edilir ve balık bunları enzim salgılamak ve yeni vücut dokuları yapmak için kullanır. Balıklar, yiyecekleri vücut dokularına çevirmede oldukça beceriklidir; balıkların diğer birçok hayvana göre daha az besin miktarına gereksinim duymalarının nedeni de budur. Enerjiyi de proteinlerden elde ettiklerinden, karbonhidratlar birçok balık türü tarafından alınan besinlerin içinde hemen hemen hiç bulunmaz.

Balığın sağlıklı olması için gerekli proteinin miktarı balığın türü, var olan doğal besin toplamı, büyüme oranı vb. gibi bir dizi değişkene bağlıdır. Larvalar ve yavrular, uyumluluklarını ve yaşama şanslarını maksimize edebilmeleri için protein açısından çok daha zengin bir beslenmeye gereksinim duyar. Balık büyüdükçe, proteine bağlılık azalır. Suyun sıcaklığı da protein gereksinimine etki etmektedir.

Yağ Asitleri

Yağ asitleri, birçok balık için enerji deposudur. Balığa dayanıklılık kazandırır. Karbonhidratlar da bu görevi üstlenebilir. Avcı balık türlerinin belli bir miktar balık yağına gereksinim duydukları görülmektedir. Akvaryumda sınırlı bir alan dâhilinde yaşayan balıklar, doğal olarak obeziteye yatkın olur. Aşırı enerjilerini uzun mesafelere yüzerek veya yiyecek arayarak harcayamazlar. Birçok durumda, aşırı yağ balığın genel sağlığına zarar verebilir. Bazı balıklar, vücutlarında yağ fazlası olduğunda, üreme yeteneklerini kaybeder.

Yağda Çözünen Karotenoid

Yağda çözünen karotenoid, bazı balıklarda parlak renklenmeye katkı sağlar. Krill ve tuzlu su balıkları, pigment açısından zengin yiyeceklerden bazılarıdır.

Karbonhidratlar

Karbonhidratlar, yaygın olarak bulunan ticari yemlerin %20 ila %30'unu oluşturur. Alternatif enerji kaynaklarıdırlar ama balığın gelişimi için çok da gerekli değildirler. Birçok balığın bir miktar karbonhidrat ile yetinebilecek olması ile birlikte, yüksek karbonhidrat yoğunluğuna sahip besinler tüketirlerse, hastalık belirtileri sergilerler. Örneğin, genç bir balık çok fazla karbonhidrat sindirimi yaparsa, diğer besin maddelerinin emilimini uygun şekilde yapamayacaktır. Yüksek seviyelerde ham nişasta içeren taneli tahılların balık tarafından tamamen sindirilememesinin nedeni budur.

Vitaminler ve Mineraller

Vitaminler, balık sağlığı açısından yaşamsal öneme sahiptir. Balığın vücudunda birçok biyokimyasal reaksiyon için katalizör görevi üstlenen organik maddelerdir. Vitamin eksiklikleri, balığın strese ve hastalıklara yatkınlığını arttıracaktır. Balığınız için zengin vitamin katkısı yapmanın en iyi yolu, çeşitli yemlerden küçük miktarlarda satın almaktır. Fazla yemi bir dondurucuda bekletmek, içeriğindeki vitaminlerin ömrünü uzatır. Ayrıca dondurulmuş veya taze sebzeler ve canlı yemlerle beslemek de balık için gerekli vitamin ihtiyacını karşılayabilir.

Mineraller de balık için çok gereklidir. Kemikler, dişler ve pul dokuları çok fazla minerale ihtiyaç duyar. Mineraller ayrıca birçok destekleyici fonksiyon da yürütür. Tropikal balığınızın kalsiyum ve fosfor olmadığı durumlarda sıkıntı çekmesi kuvvetle muhtemeldir. Sert sularda bakılıyorlarsa, balıklar sudan belli bir miktar kalsiyum alabilir ama yumuşak sular kesinlikle kalsiyum içermez. Mineral katkıları bu yoksunluğun giderilmesine yardımcı olsa da bazı minerallerin fazlalığı zehirli etkiye yol açabilir. Bu yüzden mineral katkıları rastgele kullanılmamalıdır.


Çevirmen: Anıl Altın
Kaynak: aquaticcommunity.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder