22 Kasım 2014 Cumartesi

Malavi Gölü'nde Koruma

Malavi Gölü Ulusal Parkı’nda yasadışı balıkçılık büyük bir sorun ancak bölgeden doğal çevrenin korunması açısından iyi haberler de geliyor.

Malavi Gölü Ulusal Parkı, 1980 yılında kuruldu ve McClear Burnu sahasını, Maleri Adaları’nı ve gölün güney kısmındaki diğer bir dizi adayı kapsıyor.

Parkta, kıyıdan 100 metre açığa kadar balıkçılık yapmak yasak; bu, ihracat amacıyla akvaryum balıklarının toplanması ile ilgili olarak kesinlikle zorunlu ve uyulan bir durum. Ancak özellikle Maleri Adaları gibi uzak ve ıssız bölgelerde yasa dışı yerel avcıları tamamen kontrol etmek görüşüne göre imkânsız.

2006 yılında, kendilerine Waterlands adını vermiş bir grup endişeli Malavili, Maleri Adaları ile ilgili olarak hükümetten Nankoma Adası’nda bir kamp, Maleri Adası’nda bir ev ve Nakantenga Adası’nda da bir kulübe inşa etmelerine izin veren bir ruhsat elde etti.

Bölgedeki flora ve faunayı korumaları ve mümkün olduğunca iyileştirmeleri gerekiyordu.

Yasa dışı balık avcılığını önlemek için, ağ atmayı önleyici aygıtlar tasarlandı; suyun birkaç metre altında görünmeden yüzen iğneli mekanizmalar, adaların civarında balık tutmanın yasak olduğu 100 metrelik alanda atılan ağların takılıp kalmasına neden oluyor. Bu durum, sadece yapılmaya çalışılan balık avcılığı önlenmiyor, aynı zamanda balık ağlarının pahalı olması nedeniyle caydırıcı bir unsur olarak öne çıkıyor.

Bu strateji, oldukça başarılı olmuş ve adalarda balık sayısında kayda değer bir artış görülmüş. Ayrıca, atılan ağlar yüzünden zarar gören sucul bitki örtüsünde bir iyileşme var ve adalardaki ağaçlar artık yakacak olarak kesilmiyor. Projenin parkın ana bölümü için de uygulanması gündemde zira park merkezi burada olsa bile yasa dışı avcılık yüzünden balık sayısında bir azalma söz konusu.

Maleri Adası ruhsatı, geçtiğimiz günlerde korumacılık konusunda hevesli ve daha iyi planlara sahip yeni sahiplerine satıldı; bu kişiler, eski aygıtların parçalanması ve korumalı alanın dışında hâlâ faaliyet gösteren yerel avcıların aygıtların parçalanmasının haberini alarak tekrar yasa dışı avcılığa başlaması üzerine, daha dayanıklı olan ağ atmayı önleyici aygıtlar yerleştirme düşüncesindelerdi.

Senga Körfezi’ndeki Wamwai Dalgıçlık Okulu, ağ atmayı önleyici aygıtları konumlandırma görevini üstlendi; bu işlem, sabitleme amacıyla adalardan getirilen içi kaya dolu kapların kullanımı yerine su altındaki kayalarda delikler açan bir havalı delici kullanılarak gerçekleştirildi.

Çalışmalar, usta belgesine sahip dalgıçlar tarafından yürütüldü ve delici, bir SKUBA hava tankı ile çalıştırıldı. Bu sırada, yasa dışı avcılık yeniden başlamış olduğundan, park yetkilileri adalarda devriye gezmesi için bir koruma ekibi teknesi temin ettiler.

Çalışmaların çoğu, Stuart M. Grant Cichlid Koruma Fonu üzerinden akvaristler tarafından yapılan bağışlarla finanse edildi.


Çevirmen: Anıl Altın
Kaynak: practicalfishkeeping.co.uk

21 Kasım 2014 Cuma

Mutlu Bir Yuva, Cichlid Agresifliğini Azaltıyor

Brezilyalı bilim adamları Vivian Kadry ve Rodrigo Barreto tarafından yapılan ve Neotropical Ichthyology (Neotropikal Balık Bilimi) dergisinde yayınlanan bir çalışmaya göre daha mutlu bir yuva, cichlidleri daha dost canlısı yapıyor.

Bilim adamları, araştırmada tür olarak İnci Cichlidi (Geophagus brasiliensis) kullandılar ve zenginleştirilmiş çevrelerin, var olan canlının kaynak açısından zengin bir çevreyi fakir bir çevreye göre daha şiddetli savunmasına neden olur şekilde söz konusu alanın değerini arttırdığı hipotezini test ettiler.

Cichlidler, iki farklı akvaryum kurulumuna yerleştirildi. İlk kurulumda iki kaya ve bir plastik bitki dekoru ile zenginleştirilmiş bir çevre bulunuyordu ve ikinci kurulum ise cama cam akvaryumdu.

Bilim adamları, benzer büyüklükteki balıklar eklenmeden önce, ortamı benimseyip sahiplenmeleri için akvaryumlara birer balık yerleştirdiler; burada amaç, balıklar arasında bazı agresif davranışların tespit edilip değerlendirilmesiydi: Isırma, yanlamasına itme, kovalama veya ağız ağıza mücadele.

Sonuçlar, cama cam akvaryumlardaki tüm balıkların belli agresif hareketlerde bulunduğunu ama zenginleştirilmiş akvaryumdakilerin sadece yarısının bunu yaptığını ortaya koymuştur.

Bölge kalitesinde artış olmasının daha az kavgaya veya daha barışçıl bir ortama yol açması durumu, bölgesi içerisinde azalan görüşü ile birlikte balıkta enerji kullanımının artacak olması varsayımı ile ilişkilendirilmektedir.

Bu enerji kullanımındaki artış nedeniyle balık, en ideal strateji olarak, daha az agresif olmayı ve barışçıl bir ortamı tercih etmektedir.


Çevirmen: Anıl Altın
Kaynak: practicalfishkeeping.co.uk
Çevirmenin notu: Makaleden açıkça anlaşılıyor ki enerjilerini daha tasarruflu kullanmak üzere balıklar, dekorasyon açısından daha zengin akvaryumlarda agresif tutum sergiledikleri mücadelelere daha az girmektedir.